Açık kaynaklardan fotoğraflar
Norveçli gazeteci, Aftenposten gazetesinin Moskova muhabiri Per Anders Johansen, Prens Vladimir Valdemar'ı aradığı bir makale yayınladı. Orada “Valdemar”ın atasının “... kuran İsveç Viking Rurik olduğunu yazıyor. kraliyet hanedanı 600 yıl boyunca Rusya'yı yönetmesi mukadderdi."
Bu cümle iyidir çünkü telaşlı olanların ayaklarının altındaki halıyı çıkarır ve sözde Jutlandlı Rurik'i kronik prens Rurik rolüne aday gösterir. Norveçli gazeteci tam bilgi yerel tarih(Orta Çağ'da Danimarka ve Norveç'in tarihi yakından iç içe geçmişti) özellikle belirli bir “İsveç Viking Rurik'i” ilan ediyor. Ve nedenini anlıyorum. Çünkü Jutlandlı Rorik'in Rus topraklarındaki büyük işlerinin "versiyonu" Danimarkalı ortaçağcılar tarafından kabul edilmiyor. Viking dönemi olarak adlandırılan Danimarka tarihinin önde gelen uzmanlarından Elsie Roesdal, artık klasikleşmiş olan eserinde bunu doğrudan ifade etmiştir (görünüşe göre bundan bıkmıştı). benzer sorular): "Rurik olarak da anılan ve Rurik vakayinamesinin yayınlandığı dönemde Friesland'da faaliyet gösteren Danimarkalı liderin tek ve aynı kişi olması pek olası değil." Ve Danimarkalılar, eğer bunun için en ufak bir şans olsaydı, Danimarka tarihi lehine böylesine önemli bir siyasi figürü memnuniyetle “dahil ederdi”! Ancak Danimarkalı ortaçağ uzmanları hem dili biliyor hem de tarihi malzeme Danimarka'nın geçmişi, İskandinav temaları üzerine çalışan Rus hayalperestlerin aksine, bu tarihçilerin hiçbiri şüpheli fikirleri destekleyerek kendilerinden taviz vermek istemiyor. tarihsel olarak versiyonları.
Şimdi Rurik ismine gelince, Normanistler tüm İskandinav çılgınlıklarını kronik isimlerin etimolojilerine dayandırdıkları için. Rurik isminin kökenini ve tarihini “İsimler” kitabında detaylı olarak araştırıyorum. kronik prensler ve eski Rus prenslik iktidarı kurumunun kökleri”, bu yüzden burada onun sadece kısa bir tanımını vereceğim.
Rurik ismi İskandinav değil. Antik çağlardan beri özellikle kaydedilmiştir. son yıllar M.Ö. Avrupa çapında - Doğu Avrupa sınırlarından Britanya Adaları– İskandinav ülkeleri hariç. İÇİNDE İskandinav ülkeleri Rurik adı Avrupa kıtasından birkaç yüzyıl sonra ortaya çıkıyor. Üstelik bu isim, İskandinav hanedan isimlerinden hiçbirinde yer almıyordu. kıta Avrupası veya Britanya Adaları.
İsveç'te Rurik adı, 11. yüzyıldan daha eski olmayan birkaç runik yazıtta kayıtlıdır. Ancak rune yazıtlarında da var yabancı isimler Açıkça Güney Baltık'tan gelen uzaylılara ait olan Varin veya Rugin gibi. Rurik adı, bazı asil İsveçli ailelerin temsilcileri tarafından daha önce taşınmamıştı. XIII ortası Ancak bu isim hiçbir zaman dar aile ismi kitaplarının çerçevesini terk etmemiştir. Üstelik bu ailelerin, bu isimlerin evlilik bağları yoluyla gelmiş olabileceği Güney Baltık soylu aileleriyle de bağlantısı vardı. Sıradan Danimarka isim kitaplarında Rurik adı, ödünç alındığını gösteren 13. yüzyıldan daha erken görünmeye başlar. Jutland'lı sözde Rorik'in adı, Orta Çağ'ın sonlarında aktif olarak ödünç alınmaya başlanmış olduğundan, hiçbir iz bırakmadan parladı ve iz bırakmadı.
Böylece, gerçek hayat Danimarka, Norveç-İzlanda ve İsveç toplumlarında Rurik/Rorik adı çok geç, 11.-12. yüzyıllardan itibaren ortaya çıkar. veya 13. yüzyıldan kalma. ve adlandırmada kuraldan ziyade istisnadır. Ancak İsveç isim kitaplarında hiç yer almıyordu. Bu ne anlama gelir? Bu, Rurik/Rorik'in İsveç toplumuna yabancı bir isim olduğunu ve bu ismi taşıyanların İsveç halkının tarihiyle hiçbir kan bağının olmadığını gösteriyor.
Ek bir argüman olarak Rurik adının bulunduğu İsveç runik yazıtlarından alıntı yapacağım. Seferleriyle ünlü yüzlerin özel bir şevkle rün taşlarına kaydedildiği iyi biliniyor. uzak ülkeler. Sağladığım bilgiler runik kişisel isimler kataloğunda ve “Sveriges runinskrifter” runik yazıtların koleksiyonunda toplanmıştır. İşte İsveç'teki runik taşlara kayıtlı Rurik ismini taşıyan tüm kişilerin bir listesi. Hepsi XI'den daha erken değil.
Ög 153, 11. yüzyıldan kalma.
Çeviri: "Rurik bu taşı oğulları Frode ve Asbjorn'un anısına dikti."
Sö 159, 1010-1040'a tarihleniyor.
Rusçaya tercümesi: “Ingiald ve Alver bu taşı babaları Thorbjörn'ün anısına diktiler. O uzun zamandır batıda kaldı. Rorik, Gudmund, Bu ve Gunnlev rünleri oydu."
Sö 47, tarihleme – Hıristiyanlık dönemi.
Tercüme: “Rurik bu anıtı oğlu Asmund'a dikti. Gotland'da gömüldü."
Bu taş üzerindeki runik yazı, Mats Boström'ün bir makalesinde yorumlanmış, burada özellikle taşın metin tarafında herhangi bir süsleme bulunmadığı ve arka tarafına bir haç oyulmuş olduğu belirtilmiştir. Buström çevirinin başka bir versiyonunu verdi: “Bunu Rörek dikti anıt işareti oğlu Asmund için. Kiliseye gömüldü." Bu makalede hangi çeviri seçeneğinin daha doğru olduğu önemli değil: "kilisede" veya "Gotland'da." Ancak farklı seçeneklerçeviriler, bir runik yazıtın yorumunun yarı silinmiş işaretlerin yeniden inşası olduğunu göstermektedir; tahminler çoğuçeviri.
Bu runik yazıtta Rurik isminin iki kez geçtiği varsayılmaktadır. Ancak ilk ismin yalnızca iki ilk ve bir son harfi ry…r korunmuştur. Bu nedenle, Rurik'in adı ikinciden tahmin edildi. genel durum. Ancak iki kez tekrarlanan Rurik adı bu ifadeye biraz anlam katıyor garip karakter. Bu nedenle, ilk ismin Rurik değil, örneğin Ruar olması oldukça muhtemeldir (bu isim aynı zamanda rune taşlarında da bulunur) ve ardından ifade şu şekildedir: “Ruar, bu anıt tabelayı oğlu Asmund için dikti. Rurik. O gömüldü..."
U 41, 11. yüzyılın sonundan daha erken bir döneme ait değil.
Tercüme: "Ulf bu anıtın oğlu Jorund'a, Bjorn ve Rurik'in de kardeşlerine dikilmesini emretti."
U 934, tarihleme: yaklaşık 11. yüzyıl.
Tercüme: Tore ve Rorik(?) ve Karl, bu kardeşler...
Burada ismin rünlerle Ryşikr şeklinde yazılmasına dikkat etmelisiniz. İsveçli araştırmacılar doğal olarak bunun ne anlama geldiğini merak ettiler. Bu yazılışın Ryðingr veya RøðingR adını gizleyebileceği öne sürüldü, ancak bu isimlerin İsveç rune yazıtlarında bulunmadığı ortaya çıktı. Yalnızca 1293 tarihli belgelerde Røthingr ismi birkaç kez geçiyordu. Bu nedenle “çoğunluk oyu” ile yazıttaki ismin Rörik olarak okunmasına karar verdiler, ancak soru işareti. Tartışma açıkça oldukça zayıftır, çünkü yazıtın bir parçası olan taş bir kilisenin taş çitinin içine gömülmüş olarak bulunmuştur; buna göre yazıt oldukça geç yapılmış olabilir, dolayısıyla bu yazıttaki adı diğerleriyle karşılaştırmaya gerek yoktur; runik isimler. Ancak bu yazıyı deşifre edenler (ve runik mirasın bu kısmı geçen yüzyılın 40'lı yıllarında yayınlandı), geç bir dönemden de olsa gerçekten mümkün olduğunca çok sayıda İsveç Ruriğini kaydetmek istediler.
Dolayısıyla, Ryşikr ismini U 934 yazıtından hariç tutarsak, çünkü bu isim Rurikler listesine eklenmiştir, bu açıkça bu ismin taşıyıcılarının zayıf saflarını güçlendirmek içindir. İsveç tarihi 11. - 12. yüzyıllar boyunca oraya buraya dağılmış sadece dört parça olduğu ortaya çıktı.
Peki "Rusya'yı 600 yıl boyunca yönetecek kraliyet hanedanını" kuran İsveç Viking Rurik'i yücelten rune taşı nerede? "İsveç Viking Rurik" in sahte tarihinin İsveçliler tarafından yaratılmaya başlanmasının basit bir nedeni yüzünden var olamazdı. politikacılar sadece ile XVII'nin başı V.
Tarihçiler Rus prenslerinin ve çarlarının ilk hanedanına Rurikoviçler diyorlar. Soyadları yoktu ama hanedan, adını efsanevi kurucusunun adından almıştır. Novgorod Prensi 879'da ölen Rurik.En eski (12. yüzyıl) ve en ayrıntılı eski Rus tarihçesi olan "Geçmiş Yılların Hikayesi", Rurik'in çağrısı hakkında şunları anlatır:
Rurik.
“Yıl başına 6370 (862) modern kronoloji). Varanglıları yurt dışına sürdüler, onlara haraç vermediler ve kendilerini kontrol etmeye başladılar ve aralarında hiçbir gerçek yoktu ve nesilden nesile ayaklandılar, çekişmeler yaşadılar ve birbirleriyle kavga etmeye başladılar. Ve kendi kendilerine şöyle dediler: "Bize hükmedecek ve bizi hakkıyla yargılayacak bir prens arayalım." Ve yurt dışına, Varanglılara, Rusya'ya gittiler. Bu Varanglılara Rus deniyordu, tıpkı diğerlerine İsveçliler, bazılarına Normanlar ve Angle'lar ve diğerlerine Gotlandlılar denildiği gibi, bunlar da öyle. Chud, Slovenyalılar, Krivichi ve hepsi Ruslara şöyle dediler: “Toprağımız büyük ve bereketli ama içinde düzen yok. Gelin hükümdar olun ve bizi yönetin." Ve klanlarıyla birlikte üç kardeş seçildiler ve tüm Rusları yanlarına aldılar ve geldiler ve en büyüğü Rurik Novgorod'da, diğeri Sineus Beloozero'da ve üçüncüsü Truvor Izborsk'ta oturdu. Ve bu Varanglılardan Rus topraklarına lakap takıldı. Novgorodlular, Sloven olmadan önce Vareg ailesinden olan insanlardır. İki yıl sonra Sineus ve kardeşi Truvor öldü. Ve Rurik tek başına tüm gücü ele geçirdi ve şehirleri kocalarına dağıtmaya başladı - birine Polotsk, diğerine Rostov, diğerine Beloozero. Bu şehirlerdeki Varanglılar bulucudur ve yerli halk Novgorod'da - Slovenler, Polotsk'ta - Krivichi, Rostov'da - Merya, Beloozero'da - tamamı, Murom'da - Muroma ve Rurik hepsine hükmetti.
“Gostomysl. Rurik "Bilinmeyen Yazar" diye sesleniyor.
Eski Rus kronikleri Rurik'in ölümünden 200 yıl sonra ve Rus'un vaftizinden (yazının ortaya çıkmasından) bir yüzyıl sonra bazı sözlü gelenekler, Bizans kronikleri ve mevcut birkaç belgeye dayanarak derlenmeye başlandı. Bu nedenle tarih yazımında farklı noktalar görüntülemek kronik versiyonu Varanglıların çağrıları. 18. ve 19. yüzyılın ilk yarısında Prens Rurik'in İskandinav veya Fin kökenli olduğu yönündeki teori hakimken, daha sonra Batı Slav (Pomeranya) kökenine ilişkin hipotezler geliştirildi.
Chorikov "Rurik. Sineus ve Truvor. 862."
Ancak daha güvenilir tarihi figür yani hanedanın kurucusu ve dolayısıyla Büyük Dük Kiev İgor Chronicle'ın Rurik'in oğlu olduğunu düşündüğü kişi.
877'de doğan prens Igor, 945'te öldü.
Rurik hanedanı 700 yıldan fazla bir süre Rus İmparatorluğu'nu yönetti. Rurikoviçler hükmetti Kiev Rus ve daha sonra 12. yüzyılda irili ufaklı Rus beylikleri tarafından çöktüğünde. Ve Moskova çevresindeki tüm Rus topraklarının birleşmesinden sonra devletin başında Rurik ailesinden Moskova Büyük Dükleri yer aldı. Öncekilerin torunları ek prensler mallarını kaybettiler ve Rus aristokrasisinin en yüksek katmanını oluşturdular, ancak “prens” unvanını korudular.
Moskova Büyük Dükü Ivan IV
1547'de Moskova Büyük Dükü IV. Ivan, Moskova Kremlin'in Varsayım Katedrali'nde kral olarak taç giydi ve "Tüm Rusya'nın Çarı" unvanını aldı. Rurik hanedanının Rus tahtındaki son temsilcisi, 1598'de çocuksuz ölen Çar Fyodor İvanoviç'ti. Ancak bu Rurikoviç ailesinin burada bittiği anlamına gelmiyor. Yalnızca en genç şubesi olan Moskova şubesi bastırıldı. Ancak o zamana kadar diğer Rurikovich'lerin (eski prens prensleri) erkek çocukları zaten soyadlarını almıştı: Baryatinsky, Volkonsky, Gorchakov, Dolgorukov, Obolensky, Odoevsky, Repnin, Shuisky, Shcherbatov, vb.
Rusya'yı yöneten tüm Rurikoviçleri hatırlamak çok zor - onlardan çok fazla vardı. Ama en azından en ünlülerini bilmek gerekiyor. Rurikovich'ler arasında en önde gelen devlet adamları Büyük Dükler Kutsal Vladimir, Bilge Yaroslav, Vladimir Monomakh, Yuri Dolgoruky, Andrei Bogolyubsky, Vsevolod'du. Büyük Yuva, Alexander Nevsky, Ivan Kalita, Dmitry Donskoy, Üçüncü İvan, Üçüncü Vasily, Korkunç Çar İvan.
Vladimir Aziz
Bilge Yaroslav Tarihsel portresi.
Büyük Dük Vladimir Vsevolodovich Monomakh. Çar'ın başlık kitabından portre. 1672
Yuri Dolgoruky
Andrey Bogolyubsky Tarihsel portre.
Büyük Yuva Vsevolod
Alexander Nevsky. Başlık Kitabından Minyatür. 17. yüzyıl
İvan I (Kalita)
Dmitry Ivanovich Donskoy - Moskova'nın 6. Prensi.
Egemen ve Büyük Dük Ivan III.
Büyük Dük Vasili III. Devlet Tarih Müzesi.
Daha sonra Ruslar, Rusiçler, Ruslar, Ruslar olarak adlandırılan ve dünyanın en güçlü olmasa da en güçlü uluslarından biri haline gelen milliyetin oluşumu, Doğu Avrupa Ovası'na yerleşen Slavların birleşmesiyle başladı. Bu topraklara nereden, ne zaman geldikleri kesin olarak bilinmemektedir. Tarih Ruslar için hiçbir kronik kanıt yok erken yüzyıllar yeni dönem kaydetmedi. Ulus oluşumu süreci ancak 9. yüzyılın ikinci yarısından itibaren - ilk prensin Rusya'da ortaya çıktığı zaman - daha ayrıntılı olarak izlenebilmektedir.
"Gelin hükümdar olun ve bizi yönetin..."
Harika su yolu Tüm Doğu Avrupa Ovası'nı çok sayıda nehir ve göl aracılığıyla birbirine bağlayan eski Ilmen Slovenleri, Polyans, Drevlyans, Krivichi, Polochans, Dregovichs, Kuzeyliler, Radimichi, Vyatichi kabileleri yaşadı ve hepsi için tek bir ortak isim aldı - Slavlar. İki büyük şehirler Kadim atalarımız Dinyeper ve Novgorod tarafından inşa edilen bu topraklar, bu topraklarda devlet kurulmadan önce zaten mevcuttu, ancak yöneticileri yoktu. Kabile yöneticilerinin adı, Rusya'daki ilk prenslerin tarihçeye girilmesiyle ortaya çıktı. İsimlerinin yer aldığı tablo sadece birkaç satır içeriyor ama bunlar hikayemizin ana satırları.
Varanglıları Slavları yönetmeye çağırma prosedürü bizim için okuldan biliniyor. Sürekli çatışmalardan ve kendi aralarında kavga etmekten bıkan kabilelerin ataları, ötesinde yaşayan Rus kabilesinin prenslerine elçiler seçtiler. Baltık Denizi, “... Bütün topraklarımız büyük ve bereketlidir ama içinde düzen yoktur (yani huzur ve düzen yoktur). Gelin hükümdar olun ve bizi yönetin." Çağrıya Rurik, Sineus ve Truvor kardeşler yanıt verdi. Yalnız değil, maiyetleriyle birlikte geldiler ve Novgorod, Izborsk ve Beloozero'ya yerleştiler. Bu 862 yılındaydı. Ve yönetmeye başladıkları insanlara, Vareg prensleri kabilesinin adından sonra Rus denilmeye başlandı.
Tarihçilerin ilk sonuçlarını çürütmek
Baltık prenslerinin topraklarımıza gelişiyle ilgili daha az popüler olan başka bir hipotez daha var. Dediği gibi resmi versiyon, üç kardeş vardı, ancak eski ciltlerin yanlış okunmuş (çevirilmiş) olması muhtemeldir ve Slav toprakları tek bir hükümdar - Rurik. Eski Rusya'nın ilk prensi, sadık savaşçıları (manga) - Eski İskandinavya'da "tru-vor" ve evi (aile, ev) - "sine-hus" ile birlikte geldi. Dolayısıyla üç erkek kardeşin olduğu varsayımı. Bilinmeyen bir nedenden dolayı tarihçiler, Slovenlere taşındıktan iki yıl sonra her iki Rurik'in de öldüğü sonucuna varmışlardır (başka bir deyişle, "gerçek hırsız" ve "sine-hus" kelimeleri artık kroniklerde geçmemektedir). Ortadan kaybolmalarının başka nedenleri de sayılabilir. Örneğin, o zamana kadar ilk prensin Rusya'da topladığı orduya "gerçek hırsız" değil "druzhina" denmeye başlandı ve onunla birlikte gelen akrabalar "sine-khus" değil, “klan”.
Bunun yanı sıra, modern araştırmacılar antikalar, Rurik'imizin tarihte ünlü olmaktan başka bir şey olmadığı versiyonuna giderek daha fazla yöneliyor Danimarka kralı Friesland'lı Rorik, zayıf komşularına yaptığı son derece başarılı baskınlarla ünlü. Belki de bu yüzden güçlü, cesur ve yenilmez olduğu için iktidara çağrılmıştı.
Rurik yönetimindeki Rus
Kurucu siyasi sistem Rus'ta, ata prens hanedanı Daha sonra kraliyet olan, kendisine emanet edilen insanları 17 yıl boyunca yönetti. İlmen Slovenleri, Psovskie ve Smolensk Kriviçi, hepsi ve Chud, kuzeyliler ve Drevlyans, Merya ve Radimichi. İlhak ettiği topraklarda himaye ettiği kişileri vali olarak atadı. Sona doğru Eski Rus oldukça geniş bir alanı işgal etti.
Yeni prens ailesinin kurucusuna ek olarak, tarih aynı zamanda onun iki akrabasını da içeriyordu - prensin çağrısı üzerine, o zamanlar henüz baskın bir role sahip olmayan Kiev üzerinde güç kuran Askold ve Dir. yeni kurulan devlet. Rusya'nın ilk prensi, ikametgahı olarak Novgorod'u seçti ve burada 879'da öldü ve prensliği küçük oğlu Igor'a bıraktı. Rurik'in varisi kendi başına yönetemedi. Açık uzun yıllardır bölünmez güç, ölen prensin ortağı ve uzak akrabası olan Oleg'e geçti.
İlk gerçek Rus
Halk arasında Peygamberlik lakaplı Oleg sayesinde, Eski Rus, o zamanın en güçlü devletleri olan hem Konstantinopolis hem de Bizans tarafından kıskanılabilecek bir güç kazandı. Kendi zamanında Rusya'da ilk Rus prensinin yaptığını, genç İgor'un yönetimindeki naip çoğalttı ve zenginleştirdi. Büyük bir ordu toplayan Oleg, Dinyeper'a indi ve Lyubech, Smolensk ve Kiev'i fethetti. İkincisi ortadan kaldırılarak ele geçirildi ve bu topraklarda yaşayan Drevlyanlar, Igor'u gerçek hükümdarları olarak ve Oleg'i büyüyene kadar değerli bir naip olarak tanıdılar. Artık Kiev Rusya'nın başkenti olarak atanıyor.
Peygamber Oleg'in mirası
Pek çok kabile, hükümdarlığı yıllarında, o zamana kadar kendisini yabancı bir prens değil, ilk gerçek Rus ilan eden Oleg tarafından Rusya'ya ilhak edildi. Bizans'a karşı yürüttüğü kampanya mutlak zaferle sonuçlandı ve Konstantinopolis'te serbest ticaretin Ruslara kazandırdığı avantajlarla sonuçlandı. Ekip bu seferden zengin ganimetler getirdi. Oleg'in haklı olarak ait olduğu Rusya'daki ilk prensler, devletin ihtişamını gerçekten önemsiyordu.
Birçok efsane ve inanılmaz hikayeler Ordunun Konstantinopolis'e karşı seferden dönmesinin ardından halkın arasına girdi. Oleg, şehir kapılarına ulaşmak için gemilerin tekerleklere takılmasını emretti ve adil rüzgar Yelkenlerini dolduran gemiler, ovadan Konstantinopolis'e "giterek" kasaba halkını korkuttu. Bizans imparatoru Leo VI, kazananın insafına teslim oldu ve Oleg, çarpıcı bir zaferin işareti olarak kalkanını Konstantinopolis'in kapılarına çiviledi.
911 kroniklerinde Oleg'den zaten Tüm Rusya'nın ilk Büyük Dükü olarak bahsediliyor. Efsaneye göre 912'de bir yılan ısırmasından ölür. 30 yılı aşkın hükümdarlığı kahramanca sona ermedi.
Güçlüler arasında
Oleg'in ölümüyle, aslında 879'dan beri toprakların hükümdarı olmasına rağmen, prensliğin geniş mülklerinin yönetimini devraldı. Doğal olarak büyük seleflerinin yaptıklarına layık olmak istiyordu. Ayrıca savaştı (hükümdarlığı sırasında Rus, Peçeneklerin ilk saldırılarına maruz kaldı), birkaç komşu kabileyi fethetti ve onları haraç ödemeye zorladı. Igor, Rusya'daki ilk prensin yaptığı her şeyi yaptı, ancak ana hayali olan Konstantinopolis'i fethetmeyi hemen gerçekleştirmeyi başaramadı. Ve kendi alanlarımızda her şey yolunda gitmedi.
Güçlü Rurik ve Oleg'in ardından Igor'un hükümdarlığının çok daha zayıf olduğu ortaya çıktı ve inatçı Drevlyans, haraç ödemeyi reddederek bunu hissetti. Kiev'in ilk prensleri asi kabileyi nasıl kontrol altında tutacaklarını biliyorlardı. İgor da bu isyanı bir süreliğine yatıştırdı ancak Drevlyanların intikamı birkaç yıl sonra prensi ele geçirdi.
Hazarların ihaneti, Drevlyanların ihaneti
Veliaht prensin Hazarlarla ilişkileri de başarısız oldu. Hazar Denizi'ne ulaşmaya çalışan Igor, ekibin denize gitmesine izin verecekleri ve geri döndüğünde onlara zengin ganimetlerin yarısını vereceği konusunda onlarla bir anlaşma yaptı. Prens sözünü tuttu ama bu Hazarlar için yeterli değildi. Güç avantajının kendilerinden yana olduğunu gören şiddetli bir savaşta Rus ordusunun neredeyse tamamını yok ettiler.
İgor utanç verici bir yenilgiye uğradı ve 941'de Konstantinopolis'e karşı yaptığı ilk seferin ardından Bizanslılar neredeyse tüm ekibini yok etti. Üç yıl sonra, tüm Rusları, Hazarları ve hatta Peçenekleri tek bir orduda birleştiren prens, utancı ortadan kaldırmak isteyen tekrar Konstantinopolis'e taşındı. Başına gelenleri Bulgarlardan öğrenmiş müthiş güçİmparator, Igor'a çok uygun şartlarda barış teklif etti ve prens bunu kabul etti. Ancak böylesine çarpıcı bir zaferden bir yıl sonra Igor öldürüldü. Tekrar tekrar haraç ödemeyi reddeden Koresten Drevlyanlar, aralarında prensin de bulunduğu vergi tahsildarlarının az sayıdaki konforunu yok etti.
Prenses, her şeyde ilk
Igor'un karısı olarak seçtiği karısı Pskovite Olga, hainlerden acımasızca intikam aldı. Peygamber Oleg 903'te. Olga'nın kurnaz ama aynı zamanda acımasız stratejisi sayesinde Drevlyanlar Rus için herhangi bir kayıp vermeden yok edildi; söylemeye gerek yok, Rusya'daki ilk prensler nasıl savaşılacağını biliyordu. Igor'un ölümünden sonra, prens çiftin oğlu Svyatoslav, devletin hükümdarının kalıtsal unvanını aldı, ancak ikincisinin gençliği nedeniyle annesi önümüzdeki on iki yıl boyunca Rusya'yı yönetti.
Olga, nadir zekası, cesareti ve devleti akıllıca yönetme yeteneği ile ayırt edildi. Drevlyans'ın ana şehri Korosten'in ele geçirilmesinden sonra prenses Konstantinopolis'e gitti ve onu aldı. kutsal vaftiz. Ortodoks Kilisesi O da Igor'un yönetimi altında Kiev'deydi, ancak Rus halkı Perun ve Veles'e tapıyordu ve kısa süre sonra paganizmden Hıristiyanlığa dönmedi. Ancak vaftiz sırasında Elena adını alan Olga'nın, Rusya'da yeni bir inancın yolunu açması ve ömrünün sonuna kadar bu inancına ihanet etmemesi (prenses 969'da öldü), onu azizler mertebesine yükseltti. .
Bebeklikten itibaren savaşçı
“Rus Devleti”nin derleyicisi N.M. Karamzin, Svyatoslav'ı Rus Büyük İskender olarak adlandırdı. Rusya'daki ilk prensler inanılmaz cesaret ve cesaretle ayırt ediliyordu. Hükümdarlık tarihlerini kuru bir şekilde listeleyen tablo pek çok olayla doludur. muhteşem zaferler ve Anavatan'ın iyiliği için yapılan ve içindeki her ismin arkasında duran işler.
Miras almış üç yaşında Büyük Dük unvanını alan (Igor'un ölümünden sonra) Svyatoslav, yalnızca 962'de Rusya'nın fiili hükümdarı oldu. İki yıl sonra Vyatichi'yi Hazarlara tabi olmaktan kurtardı ve Vyatichi'yi Rusya'ya ilhak etti ve sonraki iki yıl içinde Oka boyunca, Volga bölgesinde, Kafkasya'da ve Balkanlar'da yaşayan bir dizi Slav kabilesi. Hazarlar yenildi, başkentleri İtil terk edildi. İLE Kuzey Kafkasya Svyatoslav, Yasları (Osetyalılar) ve Kasogları (Çerkesleri) topraklarına getirerek yeni kurulan Belaya Vezha ve Tmutarakan şehirlerine yerleştirdi. Tüm Rusya'nın ilk prensi gibi Svyatoslav da mülklerini sürekli genişletmenin önemini anladı.
Atalarımızın büyük şanına layık
968'de Bulgaristan'ı (Pereyaslavets ve Dorostol şehirleri) fetheden Svyatoslav, sebepsiz yere bu toprakları kendisine ait görmeye başladı ve Pereyaslavets'e sağlam bir şekilde yerleşti - huzurlu yaşam Kiev'i sevmiyordu ve annesi başkentte iyi idare ediyordu. Ancak bir yıl sonra gitti ve Bizans imparatoruyla birleşen Bulgarlar, prense savaş ilan etti. Buna giden Svyatoslav, oğullarının yönetmesi için büyük Rus şehirlerini terk etti: Yaropolk - Kiev, Oleg - Korosten, Vladimir - Novgorod.
Bu savaş zor ve tartışmalıydı; zaferler değişen başarı ile Her iki taraf da sırayla kutlama yaptı. Çatışma, Svyatoslav'ın Bulgaristan'dan ayrıldığı (Bizans imparatoru John Tzimisces tarafından mülklerine ilhak edildiği) ve Bizans'ın bu topraklar için Rus prensine yerleşik haraç ödediği bir barış anlaşmasıyla sona erdi.
Önemi tartışmalı olan bu kampanyadan dönen Svyatoslav, Dinyeper'daki Beloberezhye'de bir süre durdu. Orada, 972 baharında zayıflayan ordusu Peçenekler tarafından saldırıya uğradı. Büyük Dük savaşta öldürüldü. Tarihçiler, doğuştan bir savaşçı olarak şöhretini, Svyatoslav'ın kampanyalarda inanılmaz derecede dayanıklı olması, günlük yaşamda iddiasız olması, bir prens gibi olmaması ve aynı zamanda seçici olmaması nedeniyle başının altında bir eyerle nemli zeminde uyuyabilmesiyle açıklıyor. yiyecek. Saldırıdan önce gelecekteki düşmanları uyardığı "Sana geliyorum" mesajı, Oleg'in Konstantinopolis kapılarındaki kalkanı olarak tarihe geçti.