Igor Rostislavovich Shafarevich. Igor Shafarevich'e açık mektup

1930'ların sonundaki muzaffer Yahudi milliyetçiliğinin atmosferini çok iyi hatırlıyorum. Her yıl Sovyet sanatçılarının uluslararası yarışmalardaki zaferleri gök gürültüsü ve tantanayla duyurulmuştu ve bunların neredeyse istisnası Yahudilerdi. (Ve bunlardan kaç tanesi zamana direndi? O zamanlar çok ünlü olan Busya Goldstein, Lisa Giuls, Misha Fikhtengolts, vb.'yi şimdi kim biliyor veya hatırlıyor?) Ülkenin en popüler bestecisi Dunaevsky'nin şarkıları her yerde gürledi: melodisi Sovyet radyo istasyonlarının çağrı işareti bile haline geldi. (Shostakovich'in tanıdıklarından birinin hikayesini hatırlıyorum: Bir kadınla tanışan Shostakovich ona besteci olduğunu söyledi. Sonra saygıyla haykırdı: "Belki de Dunaevsky'yi tanıyorsundur!") Yahudi tiyatrosu o kadar popülerdi ki Tek kelime Yidiş anlamayanlar bile oraya genellikle sadece nüfuzlu biriyle tanışmak için giderdi. Gazeteler ayrıca dünyanın en iyi satranç oyuncusu Botvinnik'in giderek daha fazla zafer kazandığını da muzaffer bir şekilde bildirdi. Bolşoy Tiyatrosu'nun en ünlü şarkıcıları, en çok yayın yapan yazarları, şairleri ve gazetecileri Yahudilerdi. Yahudiler o zamanlar hem iktidarın dayanağı hem de Sovyet toplumunun en ayrıcalıklı kesimiydi... Yani Yahudilere karşı herhangi bir ayrımcılıktan bahsetmek mümkün değil, o zaman da kimse böyle düşünmemişti. Ülkede ve partide yerleşen terör rejimi diğerlerini olduğu gibi Yahudileri de etkiledi. NKVD'nin tepesinde toplu tutuklamalar yapıldı, orada çok sayıda Yahudi vardı ve tutuklananlar arasında da çok sayıda Yahudi vardı. Ancak daha sonra kimseden tutuklamaların Yahudi karşıtı bir özellik taşıdığına dair herhangi bir şikayet duymadım ve daha sonra literatürde de onları görmedim... Ancak savaşın bitiminden sonra yavaş yavaş dünya çapında netleşmeye başladı. SSCB'deki Yahudilik ve komünist güç tek ve aynı şey değildir; bazı açılardan çıkarları farklılaşabilir. Bazı farklılıkların varlığı, İsrail Devleti'nin kurulduğu 1948 yılından itibaren ortaya çıkmaya başladı. Bu devletin ortaya çıkışı açıkça ortak çıkarlar alanında yatıyordu. SSCB'nin yalnızca “veto yetkisini” kullanmadığı, aynı zamanda bu kararı aktif olarak desteklediği BM Güvenlik Konseyi tarafından ilan edildi. Sovyet politikasının liderleri, Orta Doğu'da nüfuz sahibi olmak için İsrail'de nüfuz elde etmeyi umuyorlardı ya da ataletle dünya Yahudiliğinin eğilimlerini takip ediyorlardı. SSCB, İsrail'i tanıyan ilk devletlerden biriydi. Arap-İsrail çatışmasının patlak vermesi sırasında SSCB'nin başlangıçta İsrail'e silah sağladığı biliniyor... Ancak daha sonra JAC'ın komünist yetkililerin kendisi için planladığından farklı, bağımsız bir rol oynadığı ortaya çıktı. SSCB Yahudilerinin ulusal duygularını çeken bir merkez olduğu ortaya çıktı. Orada İsrail'e daha aktif yardım çağrısında bulunan yüzlerce mektup alındı: Bazıları Filistin'e gitme izni konusunda ısrar etti, diğerleri ise İsrail'e yardım etmek için para toplamayı teklif etti. O zaman bu tamamen duyulmamış bir şeydi: Yurt dışında uzak bir akrabası olan veya oradan birkaç mektup alan bir kişi zaten savunmasızdı. Ancak JAC'ın tüm çalışmaları NKVD tarafından en azından Komite sekreterleri aracılığıyla biliniyordu. İsrail Devleti Büyükelçisi Golda Meir'in Moskova'da Yahudi kalabalıkları tarafından karşılanması da (genellikle bir sinagogu ziyaret ettiğinde) bu durumu daha da artırdı. Meir'in kendisi her zaman Amerikan yanlısı bir yönelime bağlı kaldı ve bu, kısa süre sonra tüm İsrail politikası tarafından benimsendi. Sovyet Yahudilerinin, komünist hükümetin politikalarından farklı politikaları aktif olarak desteklemenin mümkün olduğunu düşündüğü ortaya çıktı... Herkesin bildiği gibi, gazetelerde "kozmopolit" ifadesi (genellikle "köksüz" sıfatıyla) yer aldı. Yahudi kökeniyle ilişkilendirildi. Bu iki kavramın özdeşliğini durdurmak belki de zordur: “kozmopolit” - “Yahudi”, o zamanlar Sovyet basınının ona yüklediği anlamı akılda tutarak). “Kozmopolit” teriminin örneğin Kaganovich, Mehlis, Howard Fest veya Yves Montand için hiçbir şekilde geçerli olmadığı düşünülüyordu. Aksine, "kozmopolit" terimi, o zamanlar kullanıldığı haliyle, "partinin çıkarlarına ve politikalarına aykırı davranan bir Yahudi milliyetçisi" olarak deşifre edilebilir. Kozmopolitlerin, Sovyet vatandaşlarının yurtseverliği üzerinde yozlaştırıcı bir etki yapma, Sovyet sisteminin bütünlüğünü ve gücünü zayıflatma, Sovyet halkına burjuva ideolojisini bulaştırma, SSCB'ye ait halkların tarihi geçmişini karalama girişimleri ile itibar edildi. Aynı zamanda, gazetelerde farklı türde makaleler yayınlandı - artık siyasi olmayan, ancak belirgin bir Yahudi adı ve soyadına sahip bazı iş adamlarının hileli entrikalarının anlatıldığı günlük düzeydeki yazılar... Sonunda tutuklamalar gerçekleşti. yapılmış. Bir grup doktor tutuklandı ve "sabotaj" yapmakla suçlandı; tedavi kisvesi altında bazı parti liderlerini öldürmek ve Stalin dahil diğerlerini öldürmeye teşebbüs etmekle suçlandı. Bu doktorların çoğu Yahudiydi ama aralarında birkaç Rus da vardı. Ancak bu eylemin Yahudi yönü, Yahudi yardım kuruluşu Joint ile bağlantılı olduğu yönündeki suçlamalarla vurgulandı. Bu dava Stalin'in ölümünden hemen sonra düştü. JAC davasında kamplarda hapis cezasına çarptırılanların tamamı ve diğer davalarda soruşturma altında olanlar serbest bırakıldı.

Antik Yahudiye'de bile tüm kültürel faaliyetlerin tek bir amaç tarafından tamamen bastırıldığı görülüyor: etnik merkezli bir dinin yaratılması. Ve daha sonra neredeyse hiç kimse Yahudi kültürünün en azından bir ürününe işaret edemez. Bu, Yahudilerin yaşamlarının dağınık bir şekilde geçmesiyle açıklanabilir, ancak bu onların ulusal birlik bilincini korumalarına engel olmadı ve diğer halklar arasında bu bilinç her zaman ulusal bir kültürün varlığıyla ilişkilendirildi. Ancak tamamıyla Yahudi olan İsrail devletinin kurulması bu konuda hiçbir şeyi değiştirmedi. Durum daha da vahim hale geldi. Görünüşe göre bu kadar parlak Yahudi yetenekleri, Yahudilerin çevredeki cevherdeki uranyum gibi önemsiz miktarlarda serpiştirildiği ülkelerde ortaya çıkıyor. Eğer bir araya getirilselerdi atomik bir kültürel patlama olması gerekirdi! Ama gerçekte boşluk olduğu ortaya çıktı. Özellikle Yahudi faaliyet alanlarında bile. Mesela dünyanın en iyi kemancılarının neredeyse tamamı Yahudi ama İsrail'den çıkanı duymadım. Aynı durum satranç oyuncuları için de geçerlidir. İsrail (tanınmış bir devlet olarak) yarım yüzyıldan fazla bir süredir varlığını sürdürüyor ve diğer küçük ülkelerden daha az yetenek üretti: Hollanda, Danimarka, Norveç. Bu incelememizde Yahudilerin insanlıktaki bazı eğilimlerin gelişmesine büyük katkı sağladığını gördük. Örneğin Batı Avrupa'da kapitalizmin gelişmesinde. Ancak kapitalizm İtalya ve Fransa'da zaten şekilleniyordu. Yahudiler ona yalnızca belirli özellikler kazandırmaya katıldılar: mali ve spekülatif bir yön. Veya sosyalizmin 19. ve 20. yüzyıllardaki gelişiminde. Ancak bir doktrin olarak sosyalizmin kendisi bundan çok önce, Platon'dan beri vardı. Yahudilerin devrimci hareketin temeli haline getirilmesinde, sosyalist devrimin zaferinde ve devrimci iktidarın kurulmasında büyük rol oynadılar. Buna ek olarak, Yahudiler, kurtuluş döneminden sonra (19.-20. Yüzyıllarda), yerli halkların (şimdi dedikleri gibi - itibari) temsilcileriyle birlikte birçok ülkenin kültürel faaliyetlerine katıldılar. Örneğin, Alman edebiyatı ve müziğinin, pan-Avrupa fiziğinin ve matematiğinin, dünya finansının vb. gelişiminde. Ve kendi uzmanlık alanım olan matematikte, 19. yüzyıldan itibaren Yahudi yetenekli, yetenekli matematikçilerin birçok ismini biliyorum, onlarla hayatımda bizzat tanıştım. Fakat hepsi Batı Avrupa halklarının halihazırda yaratmış olduğu kültürel matematik geleneğine göre hareket ediyorlardı. İçerisinde Japonlar, Yahudiler, Ruslar, Çinliler vs. var. sadece devam edenlerdi. Evet, Shostakovich'in muhteşem şarkı dizisi "Yahudi Halk Şiirinden" gibi çarpıcı bir örnek bile. Görünüşe göre, bazıları (duyduğuma göre Yahudi müzisyenler tarafından) toplanmış olan canlı bir Yahudi kasabaları folkloru vardı. Ancak bunu birinci sınıf müziğe dönüştürmek Shostakovich'i gerektirdi. Özellikle Yahudilerin bir halk olarak karakteristik özelliği olan tek bir yaratıcı eyleme işaret edebiliyorum, bu kendilerinin yaratılışıdır: seçilmişlik fikrine dahil olan, tamamen benzersiz, daha önce görülmemiş bir din ve milliyet birleşimi. . Ve bu şaşırtıcı olgunun iki bin yıldan fazla bir süredir korunması ve güçlendirilmesi. Ancak bunlar hiç de Yunanlılar, Romalılar, Almanlar, Çinliler vb. ile bağlantılı olarak bahsettiğimiz kültürün meyveleri değildir. Alışılagelmiş, daha standart anlayışa göre Yahudiler, diğer halkların faaliyetlerine, bu halkların zaten yarattığı kültür çerçevesinde katılırlar. Üstelik bazı alanların veya yönlerin gelişimini daha yoğun hale getiriyorlar. Eski çalışmam "Russofobi"de Yahudilerin Rus devrimindeki rolünü, kimyasal reaksiyonlardaki katalizörlerin rolüyle karşılaştırmıştım. Bunlar kimyasal reaksiyonu hızlandıran maddelerdir, ancak onların yokluğunda reaksiyon yine de meydana gelebilir, ancak daha az aktiftir. Bununla bağlantılı olarak herhangi bir bölgenin kalkınmasına çok fazla Yahudi katılımının daha derin ve nesnel tehlikesi vardır. Prensip olarak yeni bir kültür yaratan halk temsilcilerinin çoğunluğunun varlığına kendilerinin ihtiyaçları var. Bu olmadan (örneğin Yahudiler çoğunluk haline gelirse, "hakim olurlarsa") kültürel yaratıcılığın kendisi kurur ve içinde Yahudilere yer kalmaz. İsrail Devleti'ndekine benzer bir durum ortaya çıkıyor.

Shafarevich Igor Rostislavovich- (3 Haziran 1923 doğumlu) - Sovyet ve Rus matematikçi, 20. yüzyılın en büyük matematikçilerinden biri, Fizik ve Matematik Bilimleri Doktoru, Profesör, Rusya Bilimler Akademisi Akademisyeni (1991). Başlıca çalışmaları cebir, sayılar teorisi ve cebirsel geometriye ayrılmıştır. Ayrıca muhalif, gazeteci ve halk figürü olarak da bilinir.

3 Haziran 1923'te Zhitomir'de doğdu. Okulda okurken Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde dış sınavlara girdim. Okulu bitirdikten sonra bu fakültenin son sınıfına kabul edildi ve 1940 yılında (17 yaşında) mezun oldu. Adayının tezini 1942'de (19 yaşında), doktorasını ise 1946'da (23 yaşında) savundu.

1944 yılında yüksek lisanstan mezun olduktan sonra Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde öğretmen oldu. 1946'da doktora tezini savunduktan sonra Matematik Enstitüsü'nün çalışanı oldu. V. A. Steklova (MIAN). 1975 yılında sosyal faaliyetleri nedeniyle Moskova Devlet Üniversitesi'ndeki öğretmenlikten çıkarıldı ve o zamandan beri sadece Steklov Matematik Enstitüsü'nün cebir bölümünde çalışıyor: 1960-1995'te - bölüm başkanı olarak, 1995'ten beri - baş araştırmacı olarak (Rusya Bilimler Akademisi danışmanı). Shafarevich'in semineri de 2010'ların başından itibaren Moskova Devlet Üniversitesi'nden faaliyet gösterdiği Steklov Matematik Enstitüsü'ne taşındı; seminere önemli sayıda matematikçi sürekli olarak katılıyor. Onun liderliğinde 30'dan fazla doktora tezi savunuldu. Suren Arakelov, Evgeny Golod, Alexey Kostrikin, Yuri Manin, Alexey Parshin, Andrey Tyurin gibi birçok ünlü öğrencisi var.

20 Haziran 1958'de (35 yaşındayken) SSCB Bilimler Akademisi'nin fizik ve matematik bilimleri bölümünde ilgili üyesi seçildi. Lenin Ödülü'nü kazandı (1959). 7 Aralık 1991'de Rusya Bilimler Akademisi Matematik, Mekanik ve Bilgisayar Bilimleri (matematik) bölümünde akademisyen seçildi. Accademia Nazionale dei Lincei (İtalya), Alman Doğa Bilimleri Akademisi "Leopoldina"nın yabancı üyesi, Londra Kraliyet Cemiyeti ve ABD Ulusal Bilimler Akademisi üyesi. Paris XI Üniversitesi (Orsay) Fahri Doktoru.

Bilimsel danışmanı, SSCB Bilimler Akademisi Sorumlu Üyesi Boris Delaunay, araştırmasını cebirsel sayılar teorisinin ana hatlarına yönlendirdi. O dönemde bilim adamının dikkatini çeken bir diğer alan da Galois teorisiydi. Bu onun uzun yıllar bilimsel ilgi alanını belirledi. İlk büyük başarı, sonlu p-grupları için Galois teorisinin ters probleminin çözümüydü; bu çalışma Moskova Matematik Topluluğu'ndan bir ödüle layık görüldü. Galois teorisinin cebirsel sayılar alanları üzerindeki ters problemini çözmeye yönelik bir dizi çalışma (genel karşılıklılık yasasının keşfi ve çözülebilir gruplar için ters Galois probleminin çözümü) için Lenin Ödülü'nü (1959) aldı.

1955 yılında “Üç Yüzler Mektubu”nu imzaladı. 1968'de Yesenin-Volpin'i savunmak için bir mektup imzaladı. Eylül 1973'te Sakharov'u savunmak için açık bir mektup yazdı. Solzhenitsyn'in girişimiyle yayınlanan "Blokların Altından" makalelerinin toplanmasına katılanlardan biri (üç makalesi var). Soljenitsin'in Şubat 1974'te tutuklanıp SSCB'den sınır dışı edilmesinin ardından, "Soljenitsin'in Tutuklanması" ve "Soljenitsin'in Sınır Dışı Edilmesi" adlı açık mektuplar yazdı. 1990 yılında “74'lerin Mektubu”nu imzaladı.
Sadece bir matematikçi olarak değil, aynı zamanda bir gazeteci, halk figürü ve tarihi ve felsefi yayınların yazarı olarak da biliniyor. Ana işler:

“Dünya tarihinin bir olgusu olarak sosyalizm”, 1974
"Rus düşmanlığı", 1982
“Bir uçuruma iki yol”, 1989
“Russofobi: On yıl sonra”, 1991
"Rusya ve Dünya Felaketi"
“20. yüzyıldaki Rusya krizinin manevi temelleri”, 2001
“Üç bin yıllık gizem (Modern Rusya perspektifinden Yahudiliğin tarihi)”, 2002
“Rusya'nın Geleceği”, 2005
“Medeniyetler savaşında Rus halkı”, 2011
1960'ların sonlarından bu yana kamu faaliyetlerinde yer alıyor: Rus Ortodoks Kilisesi'ni (ÇHC) savunmak, psikiyatrinin siyasi baskı aracı olarak kullanılmasına karşı (A.D. Sakharov ile birlikte) açıklamalar yazmak ve basın toplantıları düzenlemek. Siyasi nedenlerden dolayı mağdurların savunulması. İnsan Hakları Komitesi'nin bir üyesi olarak, SSCB'de din özgürlüğünün ve inananların haklarının korunmasına büyük önem verdi. Sakharov'un anılarına göre, SSCB'de dinin durumuna ilişkin kapsamlı ve gerekçeli bir rapor sayesinde din sorunları Komite'nin çalışmalarında önemli bir yer tutuyordu.

1974 yılında A.I. Solzhenitsyn ile birlikte “Blokların Altından” adlı gazetecilik koleksiyonunun yayınlanmasına katıldı ve bunun için üç makale yazdı: “Sosyalizm”, “Tecrit mi yoksa yakınlaşma mı?” ve “Rusya'nın bir geleceği var mı?” İlk makale, tamamı 1977 yılında Fransa'da basılan, daha sonra yayımlanan “Dünya Tarihi Olgusu Olarak Sosyalizm” kitabının özetidir. Koleksiyonun yayınlanmasının ardından Moskova'da yabancı muhabirlere basın toplantısı düzenledi. 1975'te Moskova Devlet Üniversitesi'nden kovuldu.

1982 yılında yurt dışında ve samizdat'ta “Russofobi” adlı makalesini yayınladı. Bu çalışmada, 20. yüzyılın başlarındaki Fransız milliyetçi tarihçi Augustin Cauchin'in, fikirlerini ve teorilerini dünyaya empoze eden ulus karşıtı bir elit olan "küçük insanlar" fikrini geliştiren fikirlerini kullandı. “büyük insanlar” ve böylece Fransız Devrimi'nin gerçek nedeni ve itici gücü haline geldi. Shafarevich'e göre "küçük halk" olgusunun Rusya'da vücut bulması, Rusya'daki devrimde büyük rol oynadı. Aynı zamanda Shafarevich'e göre "küçük insanlar" herhangi bir ulusal hareket değildir (farklı ulusların temsilcilerini içerir), ancak Yahudilerle bağlantılı etkili bir çekirdek içerir. "Russophobia" çalışması aynı zamanda kraliyet ailesinin infazının "ritüel bir cinayet" olduğu versiyonuna da destek içeriyor.

Makalenin yayınlanması, yazarın demokratik entelijansiyanın bir kısmı arasında istenmeyen kişi haline gelmesine yol açtı. 1980'lerin sonlarından bu yana Shafarevich, muhafazakar odaklı yayınlarını SSCB'de ve ardından Rusya'da açıkça yayınlıyor.

1993 yılında Anayasal Demokrat Parti - Halkın Özgürlük Partisi (KDP-PNS) Mikhail Astafiev'in Devlet Duması adayları listesinde yer aldı (liste gerekli sayıda imzayı toplamadı). 1994 yılında Astafiev ve Natalia Narochnitskaya'nın Tüm Rusya Ulusal Haklar Merkezi'ne (VNPT'ler) katıldı.

“Our Contemporary” dergisinin yayın kurulu üyesi, 1991-1992 yıllarında Alexander Prokhanov'un “Den” gazetesinin yayın kurulunda yer aldı (1993'teki yasağın ardından “Zavtra” gazetesi olarak yayınlanmaya başladı) ).

Shafarevich'in "Rus Sorunu" adlı eseri, "Algoritma" ve "Eksmo" yayınevleri tarafından "Rus Düşüncesi Klasikleri" kitap serisine dahil edildi.

Matematiksel çalışmalar

Daha yüksek dereceli denklemlerin çözümü üzerine (Sturm yöntemi) (E. S. Golod ile birlikte). - M.: Gostekhizdat, 1954, 24 s. Almanca Çeviren: VEB Deutscher Verlag der Wiss., Berlin, 1956.
Sınıf saha kulesi hakkında. - M.: 1964, 16 s.
Sayı teorisi (Z. I. Borevich ile birlikte). - M .: Nauka, 1964. Almanca. çeviri: Basel; Stuttgart: Birkhäuser Verlag, 1966.
İngilizce: New York; Londra: Acad. Press, 1966. Fransızca: Paris: Gauthier-Villars, 1967. Japonca: Tokyo: Joshioka Shoten, 1971.
Minimal modeller ve iki boyutlu şemaların birasyonel dönüşümleri üzerine dersler. - Bombay: Tata Enstitüsü. fon. Res., 1966.
Cebirsel geometri. - M .: Moskova Devlet Üniversitesi Yayınevi, 1968.
Zeta işlevi. - M .: Moskova Devlet Üniversitesi Yayınevi, 1969.
Cebirsel geometrinin temelleri. - M .: Nauka, 1971. Almanca. çev.: Berlin: Dtsch. Verl. Wiss., 1972. İngilizce: Grundlehren Math. Wiss. Bd. 213.Berlin; Heidelberg; New York, 1974. Rumence: Bükreş: Stiint. encicl., 1976.
Sayı teorisi (Z. I. Borevich ile birlikte). - 2. baskı. - M.: Nauka, 1972.
Geometriler ve gruplar (V.V. Nikulin ile birlikte). - M .: Nauka, 1983. İngilizce. çev.: Berlin, Heidelberg, New York: Springer-Verlag, 1987.
Japonca: Tokyo: Springer-Verlag, 1993.
Sayı teorisi (Z. I. Borevich ile birlikte). - 3. baskı. - M.: Nauka, 1985.
Cebirin temel kavramları. - M .: VINITI, 1986. Modern. sorun mat. Temel talimatlar. T. 11. Cebir-1. İngilizce Çeviri: Cebir I. Cebirin temel kavramları. Matematik Bilimleri Ansiklopedisi, 11, 1990.
Cebirsel geometrinin temelleri. - 2. baskı, revize edildi. ve ek - M .: Nauka, 1988. İngilizce. Çeviri: Temel cebirsel geometri, Springer-Verlag, Berlin, 1994.
Cebirin temel kavramları. - 2. baskı, rev. ve ek - M., Izhevsk: RHD, 2001. ISBN 5-89806-022-7, ISBN 5-93972-097-8.
Cebir üzerine söylemler. - Universitext, Springer-Verlag, Berlin, 2003, ISBN 3-540-42253-6.
Cebirin seçilmiş bölümleri: Proc. okul çocukları için el kitabı. - M.: Günlük. "Matematik Eğitimi", 2000. (377 s.)
Cebirsel geometrinin temelleri. - 3. baskı, rev. ve ek - M .: MTsNMO yayınevi, 2007, 589 s. ISBN 978-5-94057-085-1.
İngilizce çeviri:
Temel Cebirsel Geometri 1: Projektif Uzaydaki Çeşitler (3. baskı). - Springer-Verlag, Berlin, 2013, ISBN 978-3-642-37955-0.
Temel Cebirsel Geometri 2: Şemalar ve Karmaşık Manifoldlar (3. baskı). - Springer-Verlag, Berlin, 2013, ISBN 978-3-642-38009-9.
Doğrusal cebir ve geometri (A. O. Remizov ile birlikte). - M.: Fizmatlit, 2009, 511 s. ISBN 978-5-9221-1139-3. İngilizce çev.: Springer-Verlag, Berlin, 2013, ISBN 978-3-642-30993-9.

Matematiksel olmayan çalışmalar

Dünya tarihinin bir olgusu olarak sosyalizm. - Paris: YMCA-Press, 1977. ISBN 5-699-04186-9
Rusya'nın bir geleceği var mı? - M .: Sovyet yazarı, 1991. 558 sayfa. ISBN 5-265-01844-1
Rus halkı milenyumun başında. Ölümle yarış koşuyor. - M .: “Rus Fikri”, 2000, 400 s. ISBN 5-89097-032-1.
20. yüzyıldaki Rusya krizinin manevi temelleri. - M .: Sretensky Manastırı Yayını, 2001.
Üç bin yıllık bir gizem. Yahudiliğin tarihi ve modern Rusya'nın beklentileri. - St. Petersburg: Bibliopolis. 2002. ISBN 5-94542-023-9
Üç bin yıllık bir gizem: Yahudiliğin gizli tarihi. M.: Algoritma, 2011. 432 s., “İnsanlığın Gizli Tarihi” Serisi, 3.000 kopya, ISBN 978-5-4320-0056-9
İki yol - bir uçuruma. - M .: Iris-Press, 2003, 448 s. ISBN 5-8112-0273-3.
Bir Rus aşırıcının notları. Algoritma, Eksmo, 2004, 320 s. ISBN 5-699-06296-3.
Rusofobi. - M.: Eksmo, 2005, 352 s. ISBN 5-699-12332-6; - M .: Algoritma, 2011. 272 s. ISBN 978-5-4320-0048-4.
Rusya neden Batı'ya ihtiyaç duyuyor? - M.: Eksmo, 2005, 352 s. ISBN 5-699-12786-0.
Rus sorusu. - M.: Eksmo, 2009, 992 s. ISBN 978-5-699-31878-0.
Biz ve onlar. - M.: Algoritma, Eksmo, 2010, 480 s. ISBN 978-5-699-39479-1.
Medeniyetler savaşında Rus halkı. - M .: Rus Medeniyeti Enstitüsü, 2011, 934 s. ISBN 978-5-902725-62-6. 2. baskı: M .: Rus Medeniyeti Enstitüsü, Yerli Ülke, 2012. 936 s., ISBN 978-5-4261-0010-7

19 Şubat 2017'de, seçkin bir Rus matematikçi, parlak bir Ortodoks düşünür ve halk figürü ve Rusya Bilimler Akademisi'nin bir akademisyeni 94 yaşındayken öldü.

Igor Rostislavovich Shafarevich, 1923 yılında Zhitomir'de bir üniversite teorik mekanik öğretmeninin ailesinde doğdu. Zaten dokuzuncu sınıfta olan Igor Shafarevich, sayılar teorisi üzerine ilk çalışmalarını yazdı. Matematikçi Boris Delaunay bunları inceledikten sonra çocuğa Moskova Devlet Üniversitesi'nin Mekanik ve Matematik bölümlerine kaydolmasını tavsiye etti. 1940 yılında okuldan mezun olduktan sonra genç, dışarıdan öğrenci olarak sınavları geçti ve hemen son sınıfa kaydoldu. 17 yaşında Moskova Devlet Üniversitesi'nden mezun oldu, 19 yaşında adayının tezini savundu ve 24 yaşında doktorasını savundu. 1944'ten beri Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde ders vermeye başladı.

“Mekanik ve matematik öğrencisi olarak Igor Rostislavovich'in cebir üzerine derslerini dinledim. Seyirci her zaman doluydu. O, Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde yürüyen bir efsaneydi” diye anımsıyor Alexander Solzhenitsyn'in dul eşi Natalya Dmitrievna. 1958'de Igor Shafarevich, SSCB Bilimler Akademisi'nin ilgili üyesi seçildi ve ertesi yıl, genel karşılıklılık yasasını keşfetmesi ve Galois teorisinin ters probleminin çözümü için matematik alanında Lenin Ödülü'nü aldı. I. R. Shafarevich, Rus cebirsel geometri okulunu yarattı ve cebirsel sayılar teorisine olağanüstü bir katkı yaptı.

1955'te Igor Shafarevich, bir grup Sovyet bilim insanının CPSU Merkez Komitesi Başkanlığı'na Trofim Lysenko'nun fikirlerinin taraftarlarının faaliyetlerini eleştiren bir mesajı olan "Üç Yüz Mektubu" nu imzaladı. Birkaç yıl sonra matematikçi, kuzey ve Sibirya nehirlerinin yönünün değişmesine karşı bir toplumsal hareketin oluşturulmasına katıldı. 1960'ların sonlarında Igor Shafarevich, inananları ve Rus Ortodoks Kilisesi'ni savunmak için kamuoyuna açıklamalarda bulundu ve ilgili basın toplantılarının düzenlenmesine yardımcı oldu.

1974 yılında Solzhenitsyn ve Shafarevich tarafından tasarlanan “Blokların Altından” koleksiyonu yayınlandı. Önce Paris'te basılıyor, SSCB'de ise samizdat aracılığıyla dağıtılıyor. Matematikçi onun için üç makale yazdı: “Sosyalizm”, “İzolasyon mu, yakınlaşma mı?” ve “Rusya'nın bir geleceği var mı?” 14 Kasım 1974'te Igor Shafarevich, koleksiyonla ilgili yabancı medyaya Moskova'da bir basın toplantısı düzenledi. SSCB'de özgürlüklerin olmadığını ilan etti ve sosyalizme ve Marksizme karşı çıktı. Bundan sonra matematikçi Moskova Devlet Üniversitesi'nden kovuldu.

Aralık 1991'de Shafarevich, Rusya Bilimler Akademisi'nin matematik, mekanik ve bilgisayar bilimleri bölümünde akademisyeni seçildi. 1990'ların başından bu yana, Igor Rostislavovich çeşitli vatansever örgütlerin - Rusya Halk Meclisi Merkez Duması, Ulusal Kurtuluş Cephesi, Anayasal Demokrat Parti - çalışmalarına katılmaya başladı ve Den gazetesinin yayın kurulunda yer aldı. Sonuç olarak edebiyat ve gazetecilik çalışmalarına odaklanmaya karar verdi. 2003 yılında bilim adamlarının ve kültürel figürlerin "Sakharov'un merkezinde küfür niteliğinde bir sergi düzenlenmesiyle bağlantılı olarak" bir çağrı imzaladı ve "Dine dikkat edin!" Sergisini kınadı. Aynı yıl Irak Savaşı'nı protesto etmek için ABD Bilimler Akademisi'nden istifa etti.

Igor Shafarevich, Rus sosyal düşünce tarihine paha biçilmez bir katkı yaptı. “Dünya Tarihi Olgusu Olarak Sosyalizm”, “Rusofobisi”, “Medeniyetler Savaşında Rus Halkı” gibi eserlerin yazarıdır. Igor Rostislavovich sürekli ve tutarlı bir şekilde Rus halkını savunmak için konuştu. Sunumları bilimsel titizlik, sorunlara ayık analitik yaklaşım ve sarsılmaz Hıristiyan inancıyla ayırt edildi.

2001 yılında Shafarevich, daha sonra Sretensky İlahiyat Semineri'ne dönüştürülen Sretensky Yüksek Ortodoks Manastır Okulu'nda okudu.

Tanrı Igor'un yeni ölen hizmetkarına sonsuz hatıra!

1960'ların sonlarından bu yana kamu faaliyetlerinde yer alıyor: Rus Ortodoks Kilisesi'ni (ÇHC) savunmak, psikiyatrinin siyasi baskı aracı olarak kullanılmasına karşı (A.D. Sakharov ile birlikte) açıklamalar yazmak ve basın toplantıları düzenlemek. Siyasi nedenlerden dolayı mağdurların savunulması. İnsan Hakları Komitesi'nin bir üyesi olarak, SSCB'de din özgürlüğünün ve inananların haklarının korunmasına büyük önem verdi. Sakharov'un anılarına göre, SSCB'de dinin durumuna ilişkin kapsamlı ve gerekçeli bir rapor sayesinde din sorunları Komite'nin çalışmalarında önemli bir yer tutuyordu.

Makalenin yayınlanması, yazarın demokratik entelijensiyanın bir kısmı arasında istenmeyen kişi haline gelmesine yol açtı. Bazı araştırmacılara göre Shafarevich'in Rusofobi çalışmasının değeri, terimi tanımlamamış olmasına rağmen popülerleşmesine katkıda bulunmasıdır.

1980'lerin sonlarından bu yana Shafarevich, muhafazakar odaklı yayınlarını SSCB'de ve ardından Rusya'da açıkça yayınlıyor.

1989 yılında SSCB'de “Rusofobinin” “Bizim Çağdaş” dergisinde “Kitap İncelemesi”nde (1989, No. 38) yayınlanmasının ardından, Shafarevich'in görüşlerine karşı Yuri Afanasyev, Dmitry Likhachev'in de aralarında bulunduğu 31 imzalı bir protesto mektubu çıktı. , Andrei Sakharov. 1992'de 400'den fazla matematikçi, Amerikan Matematik Derneği Bildirileri'nde Shafarevich'e, Russophobia'da yayınlanan konumu yeniden gözden geçirmesini isteyen açık bir kolektif çağrı yayınladı ve 16 Temmuz 1992'de ABD Ulusal Bilimler Akademisi, bilim adamından gönüllü olarak bunu yapmasını istedi. akademiden ihraç için herhangi bir prosedür bulunmadığından üyeliğinden vazgeçmek; Bu akademinin 129 yıllık tarihinde böyle bir talep daha önce hiç gündeme gelmemişti. Jean-Pierre Serres, Henri Cartan, Serge Lang ve John Tait'in de aralarında bulunduğu bir dizi matematikçi Akademi'nin bu tür eylemlerine karşı çıktı. Amerikan Matematik Derneği Konseyi ayrıca "I. R. Shafarevich'in Yahudi karşıtı çalışmalarını" kınadığını ifade eden özel bir bildiri yayınladı.

Yuri Solodkin

Sevgili Igor Shafarevich!

“Sevgili” ifadesi resmi ve ironik değil, çünkü matematikçi arkadaşlarımdan (kişisel derecelerim ve unvanlarım teknik bilimlerle ilgili) sizin iyi bir matematikçi olduğunuzu ve haklı olarak akademisyen olduğunuzu duydum. Antisemitizmin kökenlerini ve sorunlarını keşfetmeye yönelik uzun vadeli "hobinize" gelince, neden olmasın? Bu da beni çok ilgilendiriyor. Bu nedenle sana bir mektup yazmaya karar verdim. Size bir Rus vatansever olarak hitap ediyorum, ancak dürüst olmak gerekirse adınız bende bazı şüpheler uyandırıyor. Bunun, Yahudilerin yılbaşını kutlamak için üfledikleri koç boynuzu anlamına gelen "şafar" sözcüğünden geldiğine şüphe yoktur.

Tanrı onun soyadıyla birlikte olsun. Konu bu değil. Öncelikle doktora tezimin savunması sırasında yaşadığım komik bir hikayeyi anlatmak istiyorum. Bilimler Akademisi Sibirya Şubesi Matematik Enstitüsü'nün bir incelemesinde Akademisyen Vinogradov'dan bahsedildi, öyle görünüyor ki Ivan Matveevich, ama emin değilim. Unutmayın, SSCB Bilimler Akademisi Matematik Bölümü'ne başkanlık ediyordu, sayılar teorisi alanında tanınmış bir uzmandı ve Yahudileri gerçekten sevmiyordu. Ve gerçekten de, seçkin matematikçiler arasında onların her yerde olduğu gerçeği nasıl kabul edilebilir? Adayımın tezini savunurken, Sergei Lvovich Sobolev'in yüksek lisans öğrencisi ve birinci sınıf bir matematikçi olan arkadaşımın, Sergei Lvovich'in çalışmasını olağanüstü olarak nitelendirmesine rağmen iki siyah top aldığında ne kadar şaşırdığımı hatırlıyorum. Bunun üzerine Akademisyen Sobolev dayanamadı, ayağa fırladı ve bu siyah topların neden olduğunu bildiğini ancak yine de annesinin Yahudi olmasından gurur duyacağını söyledi.

Çocukken “Yahudi” kelimesini duymuştum ve onun kötü ve açgözlü bir insan olduğunu anlamıştım. Komşu çocuğu bana oyuncak vermeyince ona kike dedim ve onu elinden aldım. Ağladı ve annesine şikayet etti; o da benim yanıma geldi ve alaycı bir şekilde şöyle dedi: "Bana Yahudi dedin!" Sonra annem kimin kim olduğunu açıklamak zorunda kaldı ve ben çok üzüldüm. Bahçede benimle bir Yahudi diye dalga geçmediler ama bana sadece Yahudi görünüşümden dolayı değil, aynı zamanda iyi okumuş olduğum ve okulda tüm A notlarını aldığım için Süleyman lakabını verdiler. O zamanlar bu lakabın onurunu hissetmiyordum, endişeleniyordum ama bunu kabul etmek zorundaydım.

Bildiğiniz Katil Doktorlar Davası sırasında aşağılığımı çok şiddetli hissettim. 13 yaşındaydım, okula geldim ve aniden zavallı öğrenci Makhov'un sözde herkes adına beni boykot ettiğini duyurduğunu duydum. Daha beş dakika bile geçmemişti, biri cebir ödevini kopyalamak istedi, diğeri fizikle ilgili bir şeyi açıklamak istedi ve boykot burada sona erdi. Ancak coğrafya dersi sırasında kızıl saçlı Frolov'dan bir not aldım: "Alınmayın, şimdi bir soru soracağım."

Ve soruyor: "Lyudmila Nikolaevna, neden bütün Yahudiler hain?" Lyudmila Nikolaevna uzun süre ulusların ve halkların eşitliğinden bahsetti ama bu benim işimi hiç kolaylaştırmadı. Bütün bu hain doktorları vurmaya hazırdım, bana bir makineli tüfek verin. Ama neyi yanlış yaptım? Kimden doğacağımı ben mi seçtim? Ne yani Yahudi olmak zaten suç mu? Annem kardeşimle benim dışarı çıkmamıza izin vermedi. Kimse bunun nasıl biteceğini bilmiyordu ama iyi bir şey beklenmiyordu. Hem anne hem de baba çocukluklarında pogromlardan sağ kurtuldu.

Zaten bir bilim adayı olarak üniversitede çalışmaya gittiğim bir vakayı da hatırlıyorum. Personel dairesi başkanı rektörün yanına gelerek, birkaç hafta önce utanç içinde İsrail'e giden bir Yahudi'yi kovduklarını, şimdi de yeniden bir Yahudi'yi işe aldığımızı hatırlattı. Bölge komitesi bunu affetmeyecek.

Rektör, bana iş teklif eden bilimden sorumlu rektör yardımcısını çağırıyor ve şöyle diyor: “Bana onun iyi bir adam olduğunu anlatmayın, onu uzun zamandır tanırım. Ama bugün emri imzalıyorum, yarın işten kovulacağım. Bunu istiyor musun?

Ve sonra kurnaz rektör yardımcısı bir performans sergiledi. Rektör bir iş gezisine çıktı ve yerine, öncesinde ve sonrasında olduğu gibi akademik işlerden sorumlu rektör yardımcısını değil, bilimden sorumlu rektör yardımcısını bıraktı. Benim kabul edilmem için emri imzaladı ve geri dönen rektör, rektör yardımcısının yokluğunda böyle bir hata yaptığını ve bunun için af dilediğini ve gelecekte Yahudileri kabul etmeyeceğine söz verdiğini bildirmek için hemen Bölge Komitesine koştu.

Sünnet olmadım, tek kelime İbranice konuşmadım, herhangi bir Yahudi bayramına veya geleneğine uymadım, ancak Yahudi olduğumu unutmama izin verilmedi ve bugün buna minnettarım çünkü Yahudiliğe ilgi duymaya başladım. tarih. Eski Yahudi devletinin çok gelişmiş ve güçlü olduğu ortaya çıktı, ancak garip bir şekilde okul tarih ders kitaplarında bununla ilgili tek bir kelime bile yok. Urartu vardı, Sümer krallığı başka bir şeydi ama Yahuda krallığından eser yoktu. Sonra ilk kez yarı gerçeklerin yalanlardan daha kötü olduğunu düşündüm.

Roma'nın fethettiği Yahudi devleti ortadan kayboldu. Ama sonra, büyük saygı duyduğum Rus filozof Berdyaev'in bile açıklayamadığı mucizeler başladı ve bunu kendisi de dürüstçe kabul ediyor. Sınır dışı edilen Yahudilerin çoğu kendilerini İtalya'da buldu. Romalılar buna engel olmadı. Sadece toprak sahibi olmayı ve zanaatla uğraşmayı yasakladılar. Yalnızca iki seçenek vardı: ya galiplerin güvendiği köle emeği ya da yeni bir şey bulmak. Ve atalarım bunu icat etti. Ticarete başladılar. Antik Roma'daki ticaret filosunun neredeyse tamamı Yahudiydi ve yeni gelen Yahudiler, yerli halktan daha zengin hale geldi. Buna nasıl dayanabilirsin! Yahudi pogromları başladı, gemiler yanıyordu. Her yöne koştular ve çoğu kendini İspanya'da buldu. Avrupa tarihine katkıları başladı. Kalıp tekrarlandı: yeniden yerleşim, artan nüfuz, yüksek mevkiler ve unvanlar, pogromlar, yeniden yerleşim. İspanya, Almanya, Polonya ve daha doğuda - Ukrayna, Belarus, Rusya. Sibirya'da doğdum.

Tarihe bu kadar kaba ve yüzeysel bir gezi yaptığım için özür dilerim. Bazı detaylarda yanlışlık olmuş olabilir. Geçmiş gelecekten bile daha az tahmin edilebilirdir. Bu paradoksu düşünün. Açık olan bir şey var ki, 2000 yıllık devletin yokluğu sırasında yüzyıllarca süren zulüm, zorbalık ve imha, insanları ve onların kaderlerine olan inançlarını yok etmedi. 2000 yıl sonra (bir düşünün!) İsrail Vaat Edilmiş Topraklarda yeniden doğdu ve uzun süredir ölü bir dil olarak kabul edilen İbranice konuşuyordu. Bu mucizeye hayret edin ve biz mucizelere inanmadığımız için bunu kendinize açıklamaya çalışın. Ve eğer değerli bir açıklama bulamazsanız, o zaman her şeyi anlamadığınızı kabul edin ve düşünmeye ve cevabı aramaya devam edin. Ben de tam olarak bunu yaptım.

Rab'bin yolları gizemlidir. Bu durumu kabullenemiyorum. Ancak kendimi Yahudi tarihinin içinde hissederek, halkımın çektiği fedakarlıklar karşısında ürpererek, Yahudi karşıtlarına ve cellatlara, biz olduğumuz için şükran ve şükranlarımı sunmaktan kendimi alamıyorum. Bize acırlardı, iyi davranırlardı, biz de asimilasyon dalgaları arasında çoktan yok olup giderdik. Sen akıllı bir insansın. Yahudilerin gelişmesine, zihinlerinin ve pratik yaratıcılıklarının keskinleşmesine ne kadar katkıda bulunulabilir? Şüphesiz tüm bilimlerin anası olan matematiği seviyorsunuz. Annenin yanına git. Tanrı onlarla, Yahudilerle birlikte olsun. Ve mutlu ol!

3 Haziran 1923'te Zhitomir'de doğdu. Babam Moskova Devlet Üniversitesi'nden mezun oldu ve teorik mekanik öğretmeni olarak çalıştı; Annem eğitim almış bir filologdur, çoğu zaman çalışmazdı. Ailem sayesinde (büyükbabamdan kalan kitapları okumanın yanı sıra), Rus edebiyatına, masallara, destanlara ve biraz sonra tarihe olan sevgimi edindim. Bir sonraki hobim matematikti. Okulda okurken Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde dış sınavlara girdim. Okulu bitirdikten sonra bu fakültenin son sınıfına kabul edildi ve 1940 yılında (17 yaşında) mezun oldu.

İlk büyük başarı, sonlu p-grupları için Galois teorisinin ters probleminin çözümüydü; bu çalışma Moskova Matematik Topluluğu'ndan bir ödüle layık görüldü.

Galois teorisinin cebirsel sayılar alanları üzerindeki ters problemini çözmeye yönelik bir dizi çalışma (genel karşılıklılık yasasının keşfi ve çözülebilir gruplar için ters Galois probleminin çözümü) için Lenin Ödülü'nü (1959) aldı.

Adayının tezini 1942'de (19 yaşında), doktorasını ise 1946'da (23 yaşında) savundu.

Moskova Devlet Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra adını taşıyan Matematik Enstitüsünde çalıştı. V. A. Steklova (MIAN), 1960'tan beri - cebir bölümünün başkanı. 1943'ten 1974'e kadar Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi'nde ders verdi. 1975 yılında Moskova Devlet Üniversitesi'ndeki öğretmenlikten çıkarıldı ve o zamandan beri sadece Steklov Matematik Enstitüsü'nün cebir bölümünde, 1960-1995'te - bölüm başkanı olarak, 1995'ten beri - baş araştırmacı (danışman) olarak çalıştı. Rusya Bilimler Akademisi'ne).

20 Haziran 1958'de (35 yaşındayken) SSCB Bilimler Akademisi Fizik ve Matematik Bilimleri Bölümü'nün ilgili üyesi seçildi. Lenin Ödülü'nü kazandı (1959). 7 Aralık 1991'de Rusya Bilimler Akademisi Matematik, Mekanik ve Bilgisayar Bilimleri (matematik) bölümünde akademisyen seçildi. Accademia Nazionale dei Lincei'nin (İtalya) yabancı üyesi, Alman Doğa Bilimcileri Akademisi "Leopoldina", Londra Kraliyet Cemiyeti Üyesi, ABD Ulusal Bilimler Akademisi. Paris XI Üniversitesi'nden (Orsay) fahri doktora unvanı.

Matematiksel çalışmalar

Shafarevich'in ana çalışmaları cebir, sayılar teorisi ve cebirsel geometriye ayrılmıştır.

Cebirsel sayılar teorisinde, cebirsel sayılar alanlarındaki kuvvet kalıntılarının karşılıklılığına ilişkin en genel yasayı buldu; bu, L. Euler'e kadar uzanan 150 yıllık aritmetik karşılıklılık yasalarının bir dereceye kadar son aşamasıydı. ve K. Gauss. Shafarevich, Galois teorisinin gelişimine temel katkılarda bulundu. 1954'te çözülebilir gruplar için Galois teorisinin ters problemine bir çözüm verdi, yani ana alanın sonlu dereceli cebirsel sayılar alanı olması durumunda bu alanın cebirsel bir uzantısının var olduğunu kanıtladı. önceden belirlenmiş çözülebilir bir Galois grubu (bu çalışması nedeniyle 1959'da Lenin Ödülü'ne layık görüldü). I. R. Shafarevich, D. K. Faddeev ve öğrencileri 1970-1980'lerde grup teorisi, grupların tamsayı temsilleri teorisi ve Galois teorisi ile ilgili önemli sonuçlar elde ettiler. Özellikle, 1964 yılında öğrencisi E. S. Golod ile birlikte Shafarevich, genel (sınırsız) Burnside problemine olumsuz bir çözüm buldu, yani sonlu sayıda üreteçle sonsuz periyodik grupların varlığını kanıtladı.

Gazetecilik ve sosyal aktiviteler

Shafarevich yalnızca tanınmış bir matematikçi olarak değil, aynı zamanda bir gazeteci, halk figürü ve tarihi ve felsefi yayınların yazarı olarak da biliniyor. Ana işler:

Dünya tarihinin bir olgusu olarak sosyalizm, 1974

1960'ların sonlarından bu yana kamu faaliyetlerinde yer alıyor: Rus Ortodoks Kilisesi'ni (ÇHC) savunmak, psikiyatrinin siyasi baskı aracı olarak kullanılmasına karşı (A.D. Sakharov ile birlikte) açıklamalar yazmak ve basın toplantıları düzenlemek. Siyasi nedenlerden dolayı mağdurların savunulması. İnsan Hakları Komitesi'nin bir üyesi olarak, SSCB'de din özgürlüğünün ve inananların haklarının korunmasına büyük önem verdi. Bu komitenin başka bir üyesi olan A.D. Sakharov'un anılarına göre,

1977 yılında, ana fikirlerinin özet bir sunumu “Blokların Altından” koleksiyonunda yer alan “Dünya Tarihinin Bir Olgusu Olarak Sosyalizm” adlı kitabı Fransa'da yayınlandı.

1982 yılında yurt dışında ve samizdat'ta “Russofobi” adlı makalesini yayınladı. Bu çalışmada Shafarevich, 20. yüzyılın başlarındaki Fransız milliyetçi tarihçisi Augustin Cauchin'in fikirlerini kullandı; o, "küçük insanlar" - kendi fikirlerini ve teorilerini dünyaya empoze eden ulusal karşıtı bir seçkinler - fikrini geliştirdi. “büyük insanlar” ve böylece Fransız Devrimi'nin gerçek nedeni ve itici gücü haline geldi. Shafarevich'e göre "küçük halk" olgusunun Rusya'da vücut bulması, Rusya'daki devrimde büyük rol oynadı. Aynı zamanda Shafarevich'e göre "küçük insanlar" herhangi bir ulusal hareket değildir (farklı ulusların temsilcilerini içerir), ancak Yahudilerle bağlantılı etkili bir çekirdek içerir. "Russophobia" çalışması aynı zamanda kraliyet ailesinin infazının "ritüel bir cinayet" olduğu versiyonuna da destek içeriyor.

Makalenin yayınlanması, Shafarevich'in demokratik entelijansiyanın bir kısmı arasında istenmeyen adama dönüşmesine yol açtı. A. Tolpygo'ya göre, “Tüm Moskova matematik topluluğunun dehşetine rağmen, Shafarevich kendisini en kötü, Yahudi karşıtı türden “vatanseverler” arasında buldu. Evet, elbette, bu türle ilgili bazı düşünceler "Blokların Altından"a geri döndü - ama kimse "Russofobi"yi beklemiyordu [yetkili olmayan kaynak?] Bazı araştırmacılara göre, Igor Shafarevich'in Russofobi çalışmasının değeri şuydu: en azından terimi tanımlamadığını, ancak popülerleşmesine katkıda bulunduğunu söyledi.

1980'lerin sonlarından bu yana Shafarevich, muhafazakar odaklı yayınlarını SSCB'de ve ardından Rusya'da açıkça yayınlıyor.

21 Aralık 1991'de Sergei Baburin'in Rusya Tüm Halklar Birliği'nin (ROS) 1. kongresine katıldı. 9 Şubat 1992'de Rusya Halk Meclisi Merkez Duması üyeliğine seçildi. Ekim 1992'de Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin (NSF) Organizasyon Komitesi üyesiydi.

1993 yılında Anayasal Demokrat Parti - Halkın Özgürlük Partisi (KDP-PNS) M. Astafiev'in Devlet Duması adayları listesinde yer aldı (liste gerekli sayıda imzayı toplamadı). 1994 yılında Tüm Rusya Ulusal Haklar Merkezi'ne (VNPT'ler) M. Astafiev - N. Narochnitskaya'ya katıldı.

I. R. Shafarevich'in "Rus Sorunu" adlı eseri, "Algoritma" ve "Eksmo" yayınevleri tarafından "Rus Düşüncesi Klasikleri" kitap serisine dahil edildi.

Eleştiri

Shafarevich, anti-Semitizm, şovenizm ve gazetecilik çalışmalarında gerçekleri ele alırken aşırı keyfi davranmakla suçlanıyor. Bu nedenle Semyon Reznik, II. Nicholas'ın öldürülmesinin sözde bir Yahudi ritüel eylemi olduğu iddiasını doğrulamak için Shafarevich tarafından kullanılan şu yöntemlere işaret ediyor: Çar'ın katillerinden biri olan Beloborodov (Rus, Ural işçilerden) ondan Yahudi yeminini alıyor. bu arada “Vaisbord” soyadı ve “Georgievich” yerine soyadı “Grigorievich”; Yahudi Yurovsky'nin Nikolai'nin doğrudan katili olduğu açıklandı, ancak her ikisi de Rus olan iki yoldaşı bu "onur" için onunla yarıştı; kaynak belirtilmeden bodrum duvarında bulunduğu iddia edilen "Yidiş yazıtlar" vb. Hakkında yanlış bir ifade yeniden üretiliyor. Sonuç olarak Reznik'e göre Igor Shafarevich efsaneyi (kan iftirası) ortaçağ saçmalıklarından kurtardı. Eğer Çar'ın idamı ritüel bir eylemse, o zaman herhangi bir cinayet veya yalnızca Yahudilerin, Masonların veya sadece "küçük insanlar" kavramına giren aydınların karıştığı veya karışabileceği iddia edilen bir cinayet ilan edilebilir. bir Yahudi ritüel cinayeti.

Eserler

Derleme

Matematiksel makaleler toplandı. (Ed. M. Artin, J. Tate.) - Berlin: Springer-Verlag, 1988. (784 s.)
Toplanan eserler: 3 ciltte - M.: “Phoenix”, 1994 + M.: JSC “Prima V”, 1996.

Matematiksel çalışmalar

Sınıf saha kulesi hakkında. - M.: 1964, 16 s. (E. S. Golod ile birlikte).
Sayı teorisi. - M .: Nauka, 1964 (Z.I. Borevich ile birlikte). Almanca çeviri: Basel; Stuttgart: Birkhuser Verlag, 1966. İngilizce: New York; Londra: Acad. Press, 1966. Fransızca: Paris: Gauthier-Villars, 1967. Japonca: Tokyo: Joshioka Shoten, 1971.
Minimal modeller ve iki boyutlu şemaların birasyonel dönüşümleri üzerine dersler. - Bombay: Tata Enstitüsü. fon. Res., 1966.
Cebirsel geometri. - M .: Moskova Devlet Üniversitesi Yayınevi, 1968.
Cebirsel geometrinin temelleri. - M .: Nauka, 1971. Almanca. çev.: Berlin: Dtsch. Verl. Wiss., 1972. İngilizce: Grundlehren Math. Wiss. Bd. 213.Berlin; Heidelberg; New York, 1974. Rumence: Bükreş: Stiint. encicl., 1976.
Sayı teorisi. - 2. baskı. - M .: Nauka, 1972 (Z.I. Borevich ile birlikte).
Geometriler ve gruplar. - M .: Nauka, 1983 (V.V. Nikulin ile birlikte). İngilizce şerit: Berlin; Heidelberg; New York: Springer-Verlag, 1987. Japonca: Tokyo: Springer-Verlag, 1993.
Sayı teorisi. - 3. baskı. - M .: Nauka, 1985 (Z.I. Borevich ile birlikte).
Cebirsel geometrinin temelleri. - 2. baskı, revize edildi. ve ek - M .: Nauka, 1988. İngilizce. Çeviri: Temel cebirsel geometri, Springer-Verlag, Berlin, 1994.
Cebirin temel kavramları. - 2. baskı, rev. ve ek - M., Izhevsk: RHD, 2001. ISBN 5-89806-022-7, ISBN 5-93972-097-8
Cebir üzerine söylemler. Üniversite metni. -Berlin: Springer, 2002.
Cebirin seçilmiş bölümleri: Proc. okul çocukları için el kitabı. - M.: Günlük. "Matematik Eğitimi", 2000. (377 s.)
Cebirsel geometrinin temelleri. - 3. baskı, rev. ve ek - M .: MTsNMO yayınevi, 2007, 589 s. ISBN 978-5-94057-085-1
Doğrusal cebir ve geometri. - M.: Fizmatlit, 2009, 511 s. (A. O. Remizov ile birlikte). ISBN 978-5-9221-1139-3.

Matematiksel olmayan yayınlar

Dünya tarihinin bir olgusu olarak sosyalizm. - Paris: YMCA-Press, 1977. ISBN 5-699-04186-9
Rusya'nın bir geleceği var mı? - M .: Sovyet yazarı, 1991. 558 sayfa. ISBN 5-265-01844-1
Rus halkı milenyumun başında. Ölümle yarış koşuyor. - M .: “Rus Fikri”, 2000, 400 s. ISBN 5-89097-032-1.
20. yüzyıldaki Rusya krizinin manevi temelleri. - M .: Sretensky Manastırı Yayını, 2001.
Üç bin yıllık bir gizem. Yahudiliğin tarihi ve modern Rusya'nın beklentileri. - St. Petersburg: Bibliopolis. 2002. ISBN 5-94542-023-9
Üç bin yıllık bir gizem: Yahudiliğin gizli tarihi. M.: Algoritma, 2011. 432 s., “İnsanlığın Gizli Tarihi” Serisi, 3.000 kopya, ISBN 978-5-4320-0056-9
İki yol - bir uçuruma. - M .: Iris-Press, 2003, 448 s. ISBN 5-8112-0273-3.
Bir Rus aşırıcının notları. Algoritma, Eksmo, 2004, 320 s. ISBN 5-699-06296-3.
Rusofobi. - M.: Eksmo, 2005, 352 s. ISBN 5-699-12332-6.
- M. Algorithm'in yeniden basımı, 2011. 272 pp., Ulusal Çok Satanlar Serisi, 2.000 kopya, ISBN 978-5-4320-0048-4
Rusya neden Batı'ya ihtiyaç duyuyor? - M.: Eksmo, 2005, 352 s. ISBN 5-699-12786-0.
Rus sorusu. - M.: Eksmo, 2009, 992 s. ISBN 978-5-699-31878-0.
Biz ve onlar. - M.: Algoritma, Eksmo, 2010, 480 s. ISBN 978-5-699-39479-1.
Medeniyetler savaşında Rus halkı. - M .: Rus Medeniyeti Enstitüsü, 2011, 934 s. ISBN 978-5-902725-62-6.